Steven Paul Jobs ( Steve Jobs)

Tarihe adını altın harflerle kazımış kişiler sıralamasında belki ilk on da yerini almasa da, Dünyanın teknoloji dehaları sıralamasında ilk üçe gireceğine eminim.

Hakkında çok az şey biliyor bizim insanımız ölümüne kadar. Bütün dünya tanıyorken bizim ülkemizde bu kadar az kişinin biliyor olması, teknoloji ile sonradan tanışmamızın etkisinin büyük olduğunu düşünüyorum. Steve Jobs’un hayatı özellikle gelişmekte olan ülkelerin okullarında ders olarak okutulmalı kanaatine sahipim. Bu kadar çetrefilli ve iş yaşamı açısından kendi kültürümüzle çok zıt durumlarla karşılaşması zannediyorum bu tezimi desteklecektir. 

Steve Jobs, herkesin bildiği gibi Apple® Markası ile entegre bir biçimde anılan bir kişi. Peki nasıl kurmuş bu Adam Apple’ı ? Herkesin çok fazla işine gelen bir açıklaması var bu konu ile alakalı. Basitçe söylendiğinde “Evinin garajında”. Evet Kelimelere döküldüğünde gerçekten basit olsada, zeka ve azmin bir arada olduğu bir ortamda büyük işlerin , her işte de olduğu gibi başlangıcı zaten basit oluyor. Bu olayı algı olarak bu kadar enteresan kılan şey işin sonucunun yıllar sonra dünyayı sallıyor olması. 

Kısaca biraz wikipedia bilgisi ile Steve’in ilk yıllarına bakalım. Aslında bu ilk yıllardaki tavrı ve buldukları geleceği sallayacağının ilk habercileri arasında: 

 

“Green Bay, Wisconsin ‘de, Amerikalı Joanne Carole Schieble ve Suriye asıllı Abdulfattah John Jandali’nin oğlu olarak dünyaya gelmiştir. Mountain View, Kaliforniya’dan Paul Jobs ve Clara Jobs-Hakobian çifti tarafından evlat edinilmiştir. Öz kızkardeşi roman yazarı Mona Simpson’dır.
* 1972 yılında Steve Jobs, Cupertino,Kaliforniya’da bulunan Homestead High School’dan mezun olmasının ardından Portland, Oregon’daki Reed College’e başvurmuştur; fakat bir dönem sonra oradan ayrılmıştır.
* 1974 yılının sonbaharında, Steve Jobs Kaliforniya’ya geri dönerek “Homebrew Computer Club”‘un toplantılarına Steve Wozniak ile katılmaya başlamıştır. O ve Wozniak, Atari Inc.’de, o zamanların ünlü bilgisayar oyun üreticilerinden de, iş bularak oyun tasarımcısı olarak çalışmaya başladı. O zamanlarda ABD’de, satılan Cap’n Crunch’ların içinden çıkan düdükler, üzerlerinde ufak değişiklikler yapılınca AT&T tarafından uzun mesafeli aramaların denetleme frekansı olan 2600 Hz’i sesini verebiliyorlardı. Kısa bir süre zarfında Jobs ve Wozniak 1974 yılında iş hayatına atılarak pahalı uzun mesafe görüşmelerini bedava yapabilmek için “blue box”‘lar üretmeye başladılar.
* 1976 yılında Jobs 21, Wozniak’da 26 yaşındayken Apple Computer Co.’yu Jobs ailesinin garajında kurdu. İlk olarak piyasaya sürdükleri ev bilgisayarı Apple I’di ve onu 666.66$’a satıyorlardı.
* 1977 yılında Jobs ve Wozniak, Apple II’yi piyasaya sundular, o zamanlar Apple II ev piyasasında önemli bir yer elde etmişti ve Apple’ın bilgisayar piyasasındaki yerini sağlamlaştırmıştı. Aralık 1980 yılında Apple Computer halka açılmıştı ve çok iyi değerlerle piyasaya girmişti. Aynı yıl Apple Computer Apple III’ü piyasaya sürdü, fakat bu model bir önceki modelinin yerini alamadı.
Apple büyümeye devam ederken, şirketin genişlemesini sağlayabilecek bir yönetici aranıyordu. 1983 yılında Jobs, John Scully’i (o zaman Pepsi-Cola’nın CEO’su) ayartarak ve “Ömrünün sonuna kadar sadece şekerli su mu satmak istiyorsun yoksa dünyayı mı değiştirmek istiyorsun ?” şeklinde meydan okuyarak Apple’ın yeni CEO’su haline getirdi. Aynı sene Apple teknolojik olarak gelişmiş fakat ticari olarak başarısız olan Apple Lisa’yı piyasaya sundu.
1984 yılında Macintosh piyasaya sunuldu, piyasada ticari bir başarı yaşamış ilk GUI’lu bilgisayar. Mac’in geliştirilmesi Jef Raskin tarafından başlatılmıştı ve Xerox PARC’da geliştirilmiş olan, fakat ticarileştirilmemiş teknolojilerden esinlenilmişti. Macintosh’un başarısı Apple’in Apple II serisini kaldırıp onun yerine Mac ürünleri sunması ile devam etmiştir ve bugüne kadar da devam etmektedir.”
 

1976 da Dünya Daha teknolojinin bile ne olduğuna daha yeni yeni alışıyorken, Teknolojinin kişisel olarak kullanılabilecek, Çok büyük makinelerden çok küçük hallere gelecek herkesin kullanabileceği kadar basit birşey olabileceğini öngören bir kişi; bununla beraber şuan bu yazıyı yazarken bile kullandığım “kişisel bilgisayarı” evinin garajında bile yapabilecek kadar zeki, azimli ve ne yaptığını bilen birisi ise Başarısının başlangıcını bir ev garajı olarak küçümsemek zannediyorum sadece ahmakların işidir. Tabirimizle sadece vesiledir. Orada olmasa çok başka yerlerde olacak bir keşiftir bu sadece. 

 Birşeyi keşfetmek adına ülkemizdeki duruma. Çocuğun birşey yapmak istediğinde karşılaştığı Aile ve Toplumsal baskı ve algıya. Herşey Hayal kurma kafanda nasıl yapacaksın ? soru ile başlar birşey yapmak isteyen bir çocuğun karşılaştığı ilk tepki. Günümüzde bir sen akıllısın zaten ile devam eder.  Garajda birşey bulmak için bir garajı bile olmayan evlerin, oynamak için sokağa çıkamayan çocukların, Öğretmen baskısı ile yetişen çocukların, Ailesinden gelen baskı ile meslek seçen çocukların, istediği bölümü bile seçemeden, üniversite okutmaya zorlanan çocukların olduğu bir memlekette Steve Jobs’ların yetişmesi oldukça meşakatli bir iş olacağı kesin. 

Bununla beraber çok büyük toplumsal bakış açısı darlığı ile başbaşayız aslında. Steve Jobs’un zengin olması ile ilgilenmek ve sadece oraya kitlenmek gibi bir hatamız bulunmakta. “Vaybe adam da ne para var ya” , “Öldü de Adam arkasında 40 milyar dolar bırakmış 7 ceddine yeter” ifadeleri sürekli olarak söylenen cümleler. Zenginin parası züürdün çenesi misali bizdeki. Ancak dünya parasına değil miras olarak böyle bir adamın bıraktığı yada bırakabileceği yeni fikirlere bakıyor ve mirası derken bunlardan bahsediyor. 

Yukarıda Steve Jobs’un ilk yıllarından bahsettik, Daha fazlasını ayrıntılı olarak bahsetmeye bile gerek yok. Apple’a Gelene kadar geçtiği süreç aslında orada yazıyor bile. İlk Yıllarda Bıraktığı kendi şirketine daha sonradan başka şirketleri Apple’ satın aldırması ile tekrardan başına dönmesi ile büyük bir pazarlamacı, Stratejist, Ekonomist, Pazarı çok iyi bile, Marketing uzmanı birisi olduğunun ispatı. hiçbir mühendislik ünvanı olmasada, herhangi bir okul bitirmemiş bile olsa, pekçok okulun profesörlerinden daha fazla bilgiye sahip olduğu aşikar bir gerçek. 

Keşfedilen veya Keşfettiği herfikri insanlığın kolay bir şekilde kullanabileceği fikri aslında bütün bu icatlarının sebebi. büyük şirketlerin büyük alanlarında bulunan bilgisayarları kişiselleştirmesi bu işin çıkış noktası. Çok iyi bir tasarımcı olduğunu Bugün Pixar gibi dünyanın en iyi animasyon gösterimlerini yapan firmanın sahibi olması ile görebiliyoruz. “Donanım, yazılım ve görsellik” bu 3 değişkenin mükemmel bir uyum içerisinde olması Teknolojinin kullanılabilirliğini sağlamakta olan 3 değişken. Steve Jobs bu 3 değişkeni en iyi şekilde uyuşturan gelmiş geçmiş suana kadar tek kişi.

 

Ölümünün ardından Çin’de bulunan bir Web sitesinin  “Dünyayı Değiştiren Adam” ifadesi ile başlık atması bile Zannediyorum Ne kadar büyük bir insanı kaybettiğimizin göstergesi. Ölüm haberini aldığımız gün Twitter da gezerken bir ifade görmüştüm Steve Jobs ile alakalı: ” Bugün Milyonlarca kişi, Onun icat ettiği telefonlarla, Bilgisayarlarla Onun Ölüm Haberini okuyorlarsa iz bırakmak böyle bişeydir.” gerçektende kişisel teknolojinin her noktasında mutlaka bir fikri ve izi bulunmakta Steve Jobs’un. Bundan sonra gelecek olan her kişi onun yolundan devam edecek ve onun yaptıklarını geliştirmeye çalışacaktır. 20. ve 21. yüzyıla imza atabilen nadir insanlardan biri olarak da ayrıca tarihe geçeceği kesin. bu tarihe tanık olduğumuz için kendimizi şanslı görüyorum.

Çocukken kurduğum hayalleri bugün önüme sunduğu, Vizyonumuzu geliştirdiği, işlerimizi kolaylaştırmak için geliştiriği fikirleri uyguladığı için ona çok şey borçluyuz.

 

Yerinde Rahat uyu, Rabbim günahlarını bağışlasın Steven Paul Jobs ( Steve Jobs) …..

 

Emre Tonbil

 

Site Footer